Cumhurbaşkanlığı için İmamoğlu'nu Destekleyen Gizli Kitleler:
AKP ve Ötesi
Türkiye’nin siyasi atmosferi, 2023 seçimlerinin ardından hareketli ve çalkantılı bir döneme girmiş durumda. Ekonomik krizler, toplumda artan kutuplaşma ve ittifakların kırılgan yapısı, Cumhurbaşkanlığı adaylık tartışmalarını her zamankinden daha karmaşık hale getiriyor. Bu bağlamda, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı ihtimali, yalnızca muhalefet tabanında değil, iktidar bloğu ve ticari çevrelerde de dikkat çekiyor. İlginç bir şekilde, AKP içinde ve dışında yer alan bazı siyasi ve ticari figürlerin, İmamoğlu’nu dolaylı olarak desteklediği gözlemleniyor. Peki, bu desteğin arka planında ne yatıyor?
---
İmamoğlu’na Destek Verenler Kimler?
İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı, AKP’ye yakın veya tamamen farklı siyasi çevrelerde bile belirli bir karşılık buluyor. Bu kitleleri birkaç başlık altında analiz edebiliriz:
1. AKP İçindeki Muhalifler ve Stratejik Figürler
AKP içinde, Mansur Yavaş, Selahattin Demirtaş veya Hakan Fidan gibi isimlerin Cumhurbaşkanlığı ihtimalini rahatsız edici bulan bir kesim bulunuyor. Bu figürler, İmamoğlu’nun adaylığını hem mevcut düzeni tehdit etmeyecek bir seçenek hem de Erdoğan sonrası dönem için bir geçiş figürü olarak görüyor olabilir. İmamoğlu’nun muhafazakâr geçmişi, Karadenizli kimliği ve pragmatik tutumu, bu çevreler için “tehlikesiz” bir alternatif yaratıyor.
2. Ticari Çevreler ve Ekonomik Aktörler
Türkiye’nin iş dünyası, mevcut siyasi düzenin sunduğu ekonomik düzenlemelerden ve teşviklerden faydalanıyor. Ancak bu düzen, Erdoğan sonrası dönemde farklı yönlere evrilebilir. Mansur Yavaş’ın milliyetçi tutumu veya Selahattin Demirtaş’ın sol eğilimli çizgisi, bu çevreleri rahatsız edebilir. İmamoğlu’nun daha merkeziyetçi ve piyasa dostu bir profil çizmesi, ekonomik aktörler için daha öngörülebilir bir seçenek sunuyor.
3. Muhalefetin Kendi İçindeki Stratejik Gruplar
CHP ve Millet İttifakı içinde, özellikle İmamoğlu’nun popülaritesini ve halktan gördüğü desteği kullanmak isteyen gruplar var. Ancak bu gruplar, aynı zamanda diğer muhalefet figürlerinin, özellikle HDP’nin desteklediği Demirtaş veya İYİ Parti’nin güçlü desteğini alabilecek Mansur Yavaş gibi isimlerin önünü kesmek için dolaylı bir strateji güdüyor olabilir.
---
İmamoğlu’nun Fırsatçı Tarafı
Ekrem İmamoğlu’nun siyasi kariyeri boyunca sergilediği fırsatçı tutum, bazı çevreler için bir avantaj, bazıları için ise bir tehdit olarak görülüyor. İmamoğlu, 2019 yerel seçimlerinde kazandığı zaferin ardından popülaritesini artırarak ulusal bir figüre dönüştü. Ancak bu süreçte hem partisinin genel merkeziyle hem de ittifak üyeleriyle zaman zaman gerilim yaşadı. Bu, İmamoğlu’nun kendi siyasi çizgisi doğrultusunda pragmatik kararlar alma eğiliminde olduğunu gösteriyor.
İmamoğlu’nun Karadeniz kökenli olması ve Erdoğan’a benzer bir “halktan gelen lider” imajını benimsemesi, onun muhafazakâr seçmenlerle bağ kurmasını kolaylaştırıyor. Bu durum, hem AKP içindeki stratejik figürlerin hem de muhalefet tabanındaki pragmatik grupların onu desteklemesini cazip hale getiriyor.
---
Neden Mansur Yavaş, Demirtaş veya Fidan Değil?
1. **Mansur Yavaş**: Milliyetçi çizgisi ve parti bağlarının güçlü olması, Yavaş’ın geniş bir koalisyon kurma ihtimalini zorlaştırıyor. İmamoğlu’nun aksine, Yavaş daha statik bir lider profili çiziyor ve bu durum, özellikle AKP’den oy devşirme noktasında sınırlı bir etki yaratabilir.
2. Selahattin Demirtaş: HDP’nin güçlü lideri olan Demirtaş, geniş halk desteğine rağmen Türkiye’deki mevcut siyasi dengeler nedeniyle “kabul edilebilir” bir aday olarak görülmüyor. Demirtaş’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı, özellikle muhafazakâr seçmenlerde bir kutuplaşma yaratabilir.
3. Hakan Fidan: MİT başkanlığından gelen bir lider olarak Hakan Fidan, devlet aklına ve güvenlik politikalarına aşina bir isim. Ancak onun Cumhurbaşkanlığı ihtimali, hem muhalefet hem de ticari çevreler için fazla “bürokratik” bir alternatif olarak değerlendirilebilir.
---
İmamoğlu’na Olan Destek Ne Kadar Gerçekçi?
İmamoğlu’na olan bu örtük destek, seçim dinamiklerinde gerçek bir fark yaratabilir. Ancak bu destek, adaylık sürecinde veya sonrasında ne kadar somut bir etki yaratır, bu tartışmaya açıktır. Özellikle İmamoğlu’nun adaylığının resmileşmesi durumunda, AKP’nin ve diğer stratejik çevrelerin onu desteklemeye devam edip etmeyeceği önemli bir soru işaretidir.
---
İmamoğlu’nun Çıkışı ve Siyasi Riskler
Ekrem İmamoğlu'nun yükselişi, yalnızca onun kişisel stratejisine değil, aynı zamanda onu destekleyen gizli çevrelerin hesaplarına da bağlıdır. İmamoğlu’nun bu fırsatçı avantajını ne ölçüde kendi lehine çevirebileceği, Türkiye’nin siyasi geleceğini belirleyecek önemli faktörlerden biri olacaktır.
: 0 
: 0